Öncelikle Herkese merhabalar. Bu yazı, sitede yazacağım ilk yazım olacak o yüzden biraz heyecanlı, fazlasıyla da mutluyum. Bu yazımda, ülkenin gündemi hakkında kendi gözlemlerimden süzdüğüm sosyolojik ve objektif bir değerlendirme yapmaya çalışacağım. Gündemde olan her konuya teker teker değinmek yerine, geneli kapsayan ve gündemde toplumun problemlerinden dolayı doğan sorunların şahsımca sebeplerini irdelemeye çalışacağım bir değerlendirme metni olacağını başlıca belirtmek istiyorum. Ülkemizin en büyük problemlerinden biri dengeli davranmıyor olmamız. Toplumumuzun büyük bir kısmının şöyle bir sorunu var ki; birinin fikri bizimkinden farklı diye onu kabul edemiyoruz. Bunun için verilebilecek en doğru örneklerden biri; ilişkilerdeki aşırı kıskançlık sendromu, futbol maçlarında takım taraftarlarının birbirine beslediği düşmanlık, aşırı fanatiklik vs.
Biz ülke olarak bir şeyleri dengeli bir şekilde eleştiremiyoruz. Birinin bir hatasını görünce onu sözlerimizle tepkilerimizle dışlıyor, ondan nefret ediyoruz. Başka birinin yaptığı bir iyiliği abartarak o başka kişiyi şahlandırıyor, yeri geliyor kutsallaştırıyoruz. Bu şahsımca yanlış bir bakış açısı. Bu tür durumlarda karşı taraf ile empati kurmaya çalışmıyoruz, karşı tarafın fikirlerini önemsemiyoruz çoğu zaman. Belki de bu yüzden Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük hayali olan muasır medeniyetler seviyesine yükselemiyoruz. Bu söylediğime lise 10. Sınıf coğrafyasıyla bile bilimsel bir dayanak sağlayabiliriz. Coğrafya dersinde anlatılan nüfus konusunda Türkiye’nin gelişmiş değil, gelişmekte olan ülkeler kategorisine girmesi yazdıklarımı bir yerde destekliyor. Demek istediğim; Hayatta kesinliklerin ve netliklerin olması gereken konular olmalı tabi, ama hayat başlı başına netliklerden ve kesinliklerden oluşmaz. Çoğunlukla, bir şeyi eleştirirken iyi ve kötü yönlerini beraber değerlendirmeliyiz. Aksi taktirde çok yanlış bakış açıları elde ederiz ve bu da topluma faydadan ziyade zarar sağlar. Fakat, bizim toplum olarak yaptığımız şey ya gömmek ya da yüceltmek, fakat anlamak değil. Bu yüzden ülkenin çoğunluğu eleştiri sözcüğünü duyunca akıllarına olumsuzluklar silsilesi geliyor. Halbuki, eleştiri iyi ve kötü yönlü yapılabiliyor. Bu tür sağlıksız düşüncelerin yerine akl-ı selim düşünebilmemiz için, araştırmamız, sorgulamamız ve her zaman okuyup yazmamız gerektiğini düşünüyorum.
Hata!
Yorumunuz Çok Kısa, Yorum yapabilmek için en az En az 10 karakter gerekli